ERP HABER – Dearsan Tersanesi IFS ERP Uygulamaları ile en gelişmiş Askeri Projelere İmza Atıyor.
“Bir askeri projede 16 gemiyi eksiksiz teslim edebilmenin hem onuru hem de çok büyük prestiji var. En büyük prestij de kendi bahriyeniz için gemi yapmaktır. Çünkü dünyanın çeşitli ülkelerinden müşterileriniz inşa ettiğiniz gemideki Türk bayrağını görünce, ‘demek ki Türkiye Cumhuriyeti kendisine almış bu gemiyi’ der. Aynı prestij IFS için de geçerli aslında: Çünkü bu başarıyı IFS’nin ERP çözümüyle elde ettik.” Taner Akkaya Askeri Projeler Koordinatörü
Tuzla’daki tersanesinde kimyasal tankerler ve römorkörler başta olmak üzere muhtelif tipte gemi inşaatları gerçekleştiren Dearsan Gemi İnşaat Sanayi A.Ş, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile Ağustos 2007′de imzaladığı sözleşme kapsamında, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının harekât ihtiyacının karşılanması amacıyla Yeni Tip Karakol Botları da inşa ediyor. Bu projeyle birlikte yüksek askeri standartlara uygun kalitede ve kapasitede üretim yapabileceğini kanıtlayan Dearsan Tersanesi, malzeme temin ve yönetimi, planlama, dokümantasyon ve proje maliyetleri ile ilgili iş süreçlerini de aynı vizyonla yürütebilmek için Kurumsal Kaynak Planlaması çözümü olarak IFS Uygulamalarını kullanma kararı aldı.
.“Daha önce yaklaşık 40 projeye ait binlerce temin faaliyeti ve on binlerce ödeme manuel olarak takip edilmekteyken, bugün IFS temin ve finans modüllerinde ödeme listeleri oluşturulmaya ve gerekli raporlarla nakit akışı kontrol edilmeye başlandı. Yürüttüğümüz askeri projede çok yoğun olarak hazırlanmakta olan konfigürasyon ve kalite dokümanları, IFS doküman yönetimi bünyesine alındı. Böylece binlerce sayfalık dokümantasyonun yetkiler dahilinde erişimi ve takibatı sistem üzerinden gerçekleştirilebiliyor.”
Taner Akkaya
Askeri Projeler Koordinatörü /
Dearsan Gemi İnşaat Sanayi
“Savunma Sanayi Müsteşarlığı, bir projenin, ürünün gelişimi, üretilmesi, işletilmesi, hatta hurdalanmasına kadar proje ömür döngüsünü kapsayan tüm faaliyetlerininin kontrolünü ifade eden ELD (Entegre Lojistik Destek) standartları çerçevesinde yürütülmesini istiyor. Bu iddialı bir konu ve yerine getirmekle mükellefiz. IFS’in sağladığı katkı sayesinde sivil sektörde bu faaliyetleri Dearsan kadar derinlemesine gerçekleştirebilen başka bir şirket yok.”
Mehmet Ara
ERP Proje Yöneticisi /
Dearsan Gemi İnşaat Sanayi.
.
1980 yılında kurulan Dearsan Gemi İnşaat Sanayi A.Ş, Tuzla’daki tersanesinde ağırlıklı olarak kimyasal tanker ve römorkör üretimi yapıyor. Üretimini yüksek standartlarda gerçekleştiren Dearsan, ürettiği gemilerin Avrupa Birliği ülkelerine ihracatını da gerçekleştiriyor. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ile 2007 yılında imzaladığı sözleşme ile askeri projelere giren ve böylece bir dönüm noktasına gelen Dearsan Tersanesi, ISO 9001:2000 ve OHSAS 18001:2007 kalite belgelerinin yanı sıra, “NATO Gizli” ve “Milli Gizli” gizlilik dereceli tesis güvenlik belgelerine de sahip.
Şirketin Askeri Projeler Koordinatörü Taner Akkaya, “Tanker ve römorkör inşa edip bunları AB’ye ihraç edebilecek kapasitede ve yetenekte olmanız askeri proje yapabileceğiniz anlamına gelmez” diyor. “Silahlı Kuvvetlerle iş yapmak çok yüksek standartların yanında çok iyi dokümantasyon ve kalite kontrol ister. Ayrıca harp gemilerinin inşasında ciddi bir malzeme akışı vardır ve bu bir ticari gemi ile kıyaslanamaz boyutlardadır. Entegre Lojistik Destek (ELD) sisteminin isterleri kapsamında gemide kullanılan bir vidayı, bir cıvatayı dahi tanımlı tutmamız, bu malzemeleri belli yerlerde stoklamamız, arızalara çok kısa sürede müdahalede bulunmamız gerekir.”
IFS Öncesi Durum
Dearsan, yürüttüğü projelerin artması ve vizyonunun genişlemesiyle birlikte tersanesini yeni baştan kurdu. Böylece bütün kapalı alanlar, lojistik destek alanları, idari bina ve bilgisayar altyapısı yenilendi. Öte yandan Taner Akkaya, değişen bu vizyonun, bilgisayar sisteminin temel direği olacak bir Kurumsal Kaynak Planlaması sistemine ihtiyaç doğurduğunu vurguluyor:
“Daha önce tanker ve römorkör üretimimizde malzeme ve dokümantasyon akışını, standartların takip ve kontrolünü manuel olarak gerçekleştiriyorduk. Ancak özellikle tersanenin büyümesi ve gemi inşa kapasitesinin artmasıyla, malzeme temin ve yönetimi, planlama, dokümantasyon ve proje maliyetleri konusunda sıkıntılar yaşanmaya başlanmıştı. Bilhassa Savunma Sanayi Müsteşarlığına yapılmakta olan askeri gemilerin isterlerinin yüksek olması bu gemilerin dizaynı, planlanması, imalatı ve kalite test süreçlerinin entegre bir sistemde yürütülmemesi sebebiyle birimler arası iletişim ve sağlıklı veri akışı noktasında sıkıntılar yaşamamamıza sebep oluyordu. Bizim vizyonumuz botlarda, yatlarda, tankerlerde, römorkörlerde ve özellikle belli bir boyuta kadar harp gemilerinde dünyada aranan bir tersane olmak. Bir Kurumsal Kaynak Planlaması sisteminin kurulması ihtiyacı bu vizyonun ve en yüksek standartlarda çalışıyor olmanın gerektirdiği bir karardı.”
Dearsan’ın her bir gemi için hazırlaması gereken doküman sayısı 500′ü geçiyor ve her doküman da ortalama 4 ila 8 revizyondan sonra son haline geliyor. Bu nedenle Dearsan bir revizyon takip sistemine ihtiyaç duyuyordu. Akkaya bu konuda şunları söylüyor:
“Deniz Kuvvetleri Komutanımızın da belirttiği gibi, askeri gemi yapımı 30 ayrı mühendisliğin karışımıdır. Her bir dizayn süreci büyük aşamalardan geçer. Her geminin üretim aşamaları tek tek dokümante edilir, her ürettiğiniz gemi bloğu test edilir. Her teknik resim santim santim kontrol edilir, yazdığınız her rapor satır satır incelenir. Tüm dokümanlar Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın uzmanlarının inceleme ve onayına sunulurken, daha önce bu gemileri ABD, Almanya gibi ülkelerden almış olan bu kurumlar sizin yaptığınız işi o standartlarla karşılaştırır. Buldukları eksikler raporlanır, bunlara göre revizyonlar yapılarak kalite sistemi içinde binlerce maddelik yeni bir takip süreci başlar. 16 gemi için bunların tümünü manuel olarak takip etmenin imkanı yoktur.”
Kurumsal kaynak yönetiminin sadece maliyetlerin planlanmasını içermediğini, iş emirlerinin, dokümanların, prosedürlerin, personel çalışma sürelerinin ve diğer tüm kaynakların planlanması anlamına geldiğini vurgulayan Akkaya, askeri projelerde konfigürasyon yönetiminin önemine de değiniyor:
“Örneğin ticari gemi projeleri için ISO 9001:2000 almak yeterliyken askeri gemi üretebilmek için ISO 14001 belgesi almanız veya AQAP (Allied Quality Assurance Publication) üyesi olmanız istenir. Yani konfigürasyon yönetimi gerçekleştirerek her gemide kullanılan parçaların modellerini ve seri numaralarını tanımlayabilmeniz, gemiler arasındaki parça farklılıklarını ve bu parçaların birbiri yerine kullanılıp kullanılamayacağını takip edebilmeniz gerekir. Ardından ömür devri analizleri başlar. Bir yıllık garanti mühendisliği kapsamında arızaları takip ederek yedek parça temin etmeniz gerekir. 20 bin konfigürasyon kalemi tek tek elle takip edilemez. Dolayısıyla elde edilecek faydaların yanında Kurumsal Kaynak Planlama Sistemine yapacağınız yatırımın sözü olmaz.”
IFS ERP ’ye Geçiş Süreci
Dearsan, ihtiyaçlarını en iyi karşılayacak çözümü bulmak için, bir yıllık bir süreç içinde bu alandaki bütün büyük yazılım üreticileriyle görüştü. Dearsan’ın ERP Proje Yöneticisi Mehmet Ara, her tür kurumun yönetimi için büyük önem taşıyan ERP projelerinde seçim sürecinin bu kadar sürmesinin normal olduğunu belirtiyor:
“Alacağımız ERP çözümünün belirli kriterleri karşılaması gerekiyordu. Birincisi, gemi inşaatı alanında güçlü referansları bulunan bir şirketin ürünü olmalıydı. Çözüm modüler bir yapıya sahip olmalıydı ve bu modüller ekipman seri numarası bazlı yönetim için güçlü özellikler sunmalıydı. Milli Savunma Bakanlığı’nın Kodifikasyon şubesi NATO standartlarına göre kullanılan malzemelere bir NATO Stok Numarası verir. Sanayiden aldığımız ticari malzemeleri bile sisteme tanıtmak zorundayız, çünkü ileride bir gemi komutanı Nato Stok Numarası vererek bu malzemeyi isteyebilir. Bu parçanın sarf malzemesi mi olduğu, belirli bir arızaya dayalı bir malzeme mi olduğu tanımlanarak mühendislik analiz çalışmalarıyla ambarda kaç tane tutulması gerektiği belirlenerek stoklara tek tek işlenmelidir. Birçok ERP çözümünde bu uyarlamaları yapmak için ilave zaman ve para harcamanız gerekir. Dolayısıyla alacağımız yazılımın hem ihtiyaçları %90 oranında karşılayan mühendislik modüllerine sahip olması, hem de kısa zamanda diğer ihtiyaçlara göre kolayca uyarlanabilmesi gerekir.”.
.
Dearsan, uyarlama kolaylığı açısından alacağı çözümün tamamen açık kodlu olması gerektiğini düşünüyordu. Diğer bir konu ise çözümün uygulamasının kolay olması ve şirket kullanıcılarına verilecek eğitimle kolay kullanılabilmesiydi. Dearsan yetkilileri, ihtiyaç duyduklarında yanlarında olacağını bildikleri, hızlı destek veren bir firmanın ürünü olmasının da çok önemli bir diğer nokta olduğunu belirtiyorlar.
Bu kriterleri karşılayacak en uygun çözümü seçmek için proje değerlendirme ve analiz aşaması üzerinde uzun süre çalışan Dearsan, IFS Uygulamalarının belirledikleri tüm kriterleri karşılayacağını görerek IFS Entegre Tersane Yönetim Çözümünde karar kıldı.
Taner Akkaya, “IFS, gemi inşaat sektörüne yönelik 15 referansı bulunan bir firma” diyor. “Bu bizim için önemli bir avantajdı çünkü uygulamanın modülleri bu tecrübelerle geliştiriliyor. Dolayısıyla başka tersanelerde elde edilen tecrübeler bu modüller üzerinden size de aktarılıyor. Gemi inşaat sektörü gerçekten farklı bir sektör: Proje bazlı ve kendine has bir dili var. IFS’in bu alana yönelik bir çözümünün olması ve bu alandaki tecrübeleri seçimimizdeki en önemli nedenlerden biri oldu.”
Mehmet Ara ise IFS Tersane Yönetim Çözümünün modüler zenginliğinin yanında modüller arasındaki uyumluluğa dikkat çekiyor:
“Modüler zenginliğin olduğu yerde uyumluluk yoksa problem çıkar. Siz lojistik modüle bir bilgi girdiğiniz zaman muhasebe, iş planı, iş emri ile ilgili modüllere de o bilginin iletilmesi lazım. Aynı şekilde plan kısmına bir değişiklik girdiğinizde de bu bilginin ambara iletilmesi ve tedarik sürecinin buna göre düzenlenmesi gerekir. Bir düğmeye tıkladığınızda o bilgi 20 değişik yere gidebilmeli. IFS, yaptığımız işe uygun modüler zenginliği sunmasının yanında açık kodlu olması, kolay uyarlanabilmesi ile tercih nedenimiz oldu.”
Dearsan 2008 yılı başında sistemi uygulamaya geçirerek altyapısını oluşturdu. IFS çözümünün eğitimine, teknolojiye kolay ayak uyduran genç kullanıcılardan başlandı ve toplam 3000 adam/saatlik eğitim verildi. Taner Akkaya, bu kullanıcıların kısa sürede sisteme adapte olduklarını söylüyor:
“Başta direnen kullanıcılar bile artık sistemin son derece kolay olduğundan söz ediyor. fiirketteki eskiler ve yöneticiler yavaş yavaş projeye entegre oldular.”
Devreye Alınan Modüller
Dearsan Tersanesi öncelikle IFS Entegre Tersane Yönetim Çözümünün konfigürasyon yönetimini ve değişim yönetimini de kapsayan Malzeme Yönetim, Üretim Yönetim, Dizayn ve Depo Yönetim modüllerini devreye aldı. Bunlara entegre olarak Doküman Yönetimi modülü devreye alınarak, her biri ortalama 200-300 sayfa olan 100′ün üzerindeki sözleşmenin, teknik resimlerin, raporların ve yazışmaların revizyonlarıyla birlikte Doküman Yönetim modülüne girişi yapılarak sorgulanabilir ve takip edilebilir bir yapı oluşturuldu. Taner Akkaya Savunma Sanayi Müsteşarlığı ofisine IFS erişimi verdiklerini, böylece tüm ilgili dokümanları, notları, düzeltici ve önleyici faaliyetleri ve eksiklikleri sistemden izleyebildiklerini, böylece kağıtsız ortama geçiş yaptıklarını belirtiyor.
Bu modüllerin yanı sıra Proje Planlama modülü devreye sokularak planlama departmanının bütün iş emirlerini IFS’den çıkartması sağlandı. Bu çerçevede malzeme listeleri oluşturuldu ve Üretim Modülündeki kayıtlar baz alınarak proje ağaçları meydana getirildi. Bu listelerden satın almaların ve iş emirlerinin oluşturulması sağlandı. Satın alma siparişlerinin oluşturulabilmesi ve lokasyon bazlı depo kayıtlarının tutulabilmesi için Satın alma ve Depo modülleri devreye alındı. Uygulamaya sokulan bir diğer modül de IFS Kalite Yönetim modülü oldu.
fiirket, modüllerin devreye girmesinin ardından, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı için inşa edilen 16 geminin de içinde yer aldığı pilot projeleri belirleyerek bu projeleri IFS ortamında yürütmeye başladı. Mehmet Ara şöyle diyor:
“Bir çizgi çektik ve ondan sonrasını yeni sistemde yürütmeye başladık. Askeri gemilerin yanında yeni römorkör projelerimizi de pilot uygulama çerçevesine aldık. Hepsinde de başarılı sonuçlar aldıktan sonra tüm yeni projelerimizde IFS platformuyla devam ettik.”
Dearsan, 2008 yılının ilk yarısından itibaren devreye alarak kullanmaya başladığı bu modüllerin yanı sıra, Finans/Muhasebe Yönetimi modülünü de 2009 yılı başında uygulamaya soktu. Taner Akkaya askeri projelerde muhasebe yönetiminin farklı olduğu noktaları vurguluyor:
“Askeri projelerde faturalar son gemi teslim edildikten sonra beş yıl boyunca saklanmak zorundadır. Gerçekleştirdiğimiz proje 7 yıl sürecek bir proje olduğu için, bu projeyle ilgili herhangi bir fatura 2020 yılına kadar bizden istenebilir. 16 geminin her birinin 10 ayrı ödeme kademesi bulunuyor. Ödemelerin bazıları avanslı, bazıları faturalı, bu faturalar içinde KDV’li olanlar var, olmayanlar var. KDV’li olanlar yeminli müşavirlerde tekrar onaylatılıp Savunma Sanayi Müsteşarlığından Maliye Bakanlığına gönderiliyor. Bunlar oldukça karmaşık ve binlerce kalemden oluşan işlemler. Bu gibi detaylara doğru indikçe, satın aldığımız çözümün gerekliliği bir kez daha ortaya çıkıyor.”
Mehmet Ara ise Finans/Muhasebe modülü için şunları söylüyor: “2009 yılında finans/muhasebe sistemimizi tamamen oturtmak istiyoruz. Günlük nakit akışımızı, proje maliyetlerimizi, kâr-zarar analizlerimizi doğru yapmak istiyoruz. Ekonomik krizin çok gündemde olduğu bu günlerde doğru bir nakit akışını oluşturmak şirket için hayati önem arz ediyor. Bu bağlamda IFS altyapımızı bu sistemden en yüksek faydayı sağlayacak şekilde kurduk.”
IFS ERP Uygulamaları ile Daha Yüksek Kalitede, Daha Düşük Maliyetli Üretim
Dearsan, IFS Entegre Tersane Yönetim Çözümüyle birlikte, tüm satın alma talep ve temin sürecini proje bazlı olarak yürütmeye başladı. fiirket, depolarındaki malzemeleri proje bazlı olarak seri numarası bilgileri ve diğer konfigürasyon detayları ile tutabiliyor. Mehmet Ara şöyle diyor:
“Halihazırda 1040 adet depo lokasyonumuz IFS ile yönetiliyor ve iş emirlerine sistem üzerinden çıkış yapmaları sağlanıyor. Tüm iş emirleri ve satın almalar IFS’te oluşturulan proje planlarında aktivite bazlı olarak gerçekleştirildiği için, aktive ve proje maliyetlerimizi iş kırılımı bazında almaya başladık. Daha önce temin sürecinde yaklaşık 40 projeye ait binlerce temin faaliyeti ve on binlerce ödeme manuel olarak takip edilmekteyken, bugün IFS temin ve finans modüllerinde ödeme listeleri oluşturulmaya ve gerekli raporlarla nakit akışı kontrol edilmeye başlandı. Yürüttüğümüz askeri projede çok yoğun olarak hazırlanmakta olan konfigürasyon ve kalite dokümanları, IFS doküman yönetimi bünyesine alındı. Böylece binlerce sayfalık dokümantasyonun – ki her departmana dağıtımının yapıldığını da düşünürsek revizyonlarıyla birlikte on binlerce sayfa ediyor – yetkiler dahilinde erişimi ve takibatı sistem üzerinden gerçekleştirilebiliyor.”
Dearsan bu dokümanları erişime açarken kullanıcıların yetki seviyesine göre mali bilgilerin görünmemesini sağlayabiliyor. Ayrıca kullanıcılar değişiklik takip sistemiyle revize edilen dokümanlarda değişen yerleri kolayca bulabildikleri için sistem kullanıcılar için önemli bir zaman tasarrufu sağlıyor. Taner Akkaya,
“Finans/Muhasebe yönetim modülünü sonraki aşamalarda devreye almamıza karşın, doküman ve kalite yönetim modüllerini devreye aldığımız andan itibaren IFS Uygulamalarının inanılmaz faydasını gördük” diyor.
Akkaya, dizayn ve üretim modüllerinin faydasının ise zamanla artacağını düşünüyor:
“Her gemi ayrı karakterdedir ve ayrı bir prosedürle çalışmayı gerektirir. Öte yandan dizayn tamamlanıp son revizyon üretime verildikten sonra üretim hızı giderek artar. Örneğin ilk gemideki üretim süremiz 34 aysa dördüncü gemi için belirlenen üretim süresi 12 aydır. Bu sürelere uyabilmek altyapı ve vizyon işidir. IFS uygulamaları bize bu altyapı ve vizyonu sağladı.”
Dearsan’ın IFS uygulamalarında en çok yararlandığı özelliklerden bir diğeri ise proje bazlı malzeme takip özelliği. Böylece şirket bir malzemenin hangi aktivite ya da iş için stokta durduğunu takip edebiliyor. Mehmet Ara, “10 binlerce malzeme ile çalışıyoruz” diyor. “Özellikle askeri projelerde elektronik malzemelerin tümünün seri takipli olması gerekiyor. IFS sayesinde bu malzemelerin stoklarımıza ulaştığı andan gemiye takıldığı ana kadar, hatta gemi yürürken hangi durumda olduklarına kadar seri ve envanter bazlı takip edebiliyoruz. Hangi malzeme nerede kullanılacaksa stok bazlı olarak kayıt altında.” Taner Akkaya ise bu konunun önemini tekrar vurguluyor: “Bir elektronik sistemin küçücük bir kartını o gemide değil de yanlışlıkla başka bir projede harcarsanız, o gemi faaliyet dışı. kalır veya gemiyi teslim edemezsiniz. Bu yüzden çok önemli.”
IFS Uygulamaları, Savunma Sanayi Müsteşarlığının belirlediği iş gerekliliklerinin yerine getirilmesine de yardımcı oluyor. Mehmet Ara bu konuda şunları söylüyor:
“Savunma Sanayi Müsteşarlığının, ELD (Entegre Lojistik Destek) adını verdiğimiz, bir ürünün gelişimi, üretilmesi, işletilmesi, hatta hurdalanmasına kadar proje ömür döngüsünü kapsayan tüm faaliyetlerin kontrol altında yürütülmesini istiyor. Bu iddialı bir konu ve yerine getirmekle mükellefiz. IFS’in sağladığı katkı sayesinde sivil sektörde bu faaliyetleri Dearsan kadar derinlemesine gerçekleştirebilen başka bir şirket yok.”
2009 yılı başında devreye alınan finans/muhasebe modülüyle birlikte Dearsan’ın IFS Uygulamalarından elde ettiği fayda daha da artacak. Taner Akkaya şöyle söylüyor:
“Marjların azaldığı, sektörün küçüldüğü, her santim demirin, çeliğin, sacın, her ödemenin, her kuruş faizin önem taşıdığı günlerden geçiyoruz. Bu nedenle planlı olmak gerekiyor. Örneğin birinci gemiyi bitirdikten sonra maliyetleri analiz ederek, sorun yaşanan noktaları bularak ikinci gemiyi daha ucuza mal edebiliriz. IFS gibi bir ERP sistemiyle eksiklerimizi tespit edip önlem alarak üretim sürelerini, kaliteyi, işçiliği daha iyi seviyelere taşıyabiliriz.”
Dearsan’ın ürettiği gemilerde kullanılan malzemeler %70 oranında yerli üretim. Bu yüzden projenin Türkiye için büyük önemi var. Taner Akkaya 2020′lerin Türkiye’sine giden yolun bu gibi projelerden geçtiğini düşünüyor.
“Askeri gemi yapmak bir prestijdir; en büyük prestij de kendi bahriyeniz için gemi yapmaktır. Çünkü dünyanın çeşitli ülkelerinden müşterileriniz inşa ettiğiniz gemideki Türk bayrağını görünce, ‘demek ki Türkiye Cumhuriyeti Bahriyesi kendisine almış bu gemiyi’ der. Aynı prestij IFS için de geçerli aslında: Çünkü bu başarıyı IFS’nin ERP çözümüyle elde ettik.”
Dearsan Gemi İnşaat Sanayi A.Ş Hakkında
1980′de kurulan Dearsan Gemi İnşaat Sanayi A.Ş, Tuzla’daki tersanesinde muhtelif tipte gemi inşaatı faaliyetlerinde bulunuyor. Aquila sınıfi römorkörler, 11.500 DWT’a kadar kimyasal tankerler inşa eden Dearsan Tersanesi, ayrıca, Türk Deniz Kuvvetlerinin ihtiyacı olan 16 adet Yeni Tip Karakol Botu (YTKB) inşasını da gerçekleştiriyor. Bu karakol botlarının tasarımı, gemi inşasının yanı sıra gemi dizayn departmanı da bulunan Tersane’ye ait. Dearsan Tersanesi ayrıca askeri projeler için silah elektronik sistem dizayn departmanına da sahip. 126 m uzunluğunda kızağa, 15340 m2 kapalı alana, 15870 m2 açık alana ve 3000 m2 kapalı depolama alanına sahip olan Dearsan Tersanesi, aynı anda muhtelif tipte 9 gemi inşaat kapasitesine sahip.
Faydalar
• Dearsan Tersanesi, IFS Entegre Tersane Yönetim Çözümüyle birlikte, tüm satın alma talep ve temin sürecini proje bazlı olarak yürütmeye başladı.
• Şirket, depolarındaki malzemeleri askeri projelerin gerekliliklerine uygun şekilde proje bazlı olarak seri numarası bilgileri ve diğer konfigürasyon detayları ile tutabiliyor..
• Tüm iş emirleri ve satın almalar IFS’te oluşturulan proje planlarında aktivite bazlı olarak gerçekleştirildiği için, aktive ve proje maliyetleri iş kırılımı bazında alınabiliyor.
• Daha önce temin sürecinde yaklaşık 40 projeye ait binlerce temin faaliyeti ve on binlerce ödeme manuel olarak takip edilmekteyken, bugün IFS temin ve finans modüllerinde ödeme listeleri oluşturulmaya ve gerekli raporlarla nakit akışı kontrol edilmeye başlandı.
• Yürütülen askeri projede çok yoğun olarak hazırlanmakta olan konfigürasyon ve kalite dokümanları, IFS doküman yönetimi bünyesine alındı.
• Yeni devreye alınan Finans/Muhasebe Yönetim modülü ile birlikte Dearsan, nakit akışını kontrol altında tutma, maliyetleri analiz ederek yeni gemi üretimlerini daha ucuza mal etme olanağı yakaladı.