Yarım yüzyıldan fazla bir süredir, 193’ten fazla ülkede 1 milyara yakın insan, çevre korumaya desteklerini göstermek için her yıl Dünya Günü ‘nde bir araya geliyor. Çevremizdeki güvenlik açıkları hiç bu kadar belirgin olmamıştı ve 2021 Dünya Günü’ne yaklaşırken çevremizdeki dünyayı korumak her zamankinden daha fazla küresel bir yükümlülük haline geldi.
Hem bireyler hem de işletmeler için sürdürülebilirlik artık bir önceliktir ve bu yükselen toplumsal bilinç, çevresel sorumluluğu kurumsal stratejinin ön saflarına taşımıştır. Birçoğunun fark etmeye başladığı şey, işletmelerini yönlendiren teknolojinin aynı zamanda sürdürülebilirlik hedeflerini gerçekleştirmede kilit bir rol oynayabileceğidir.
Örneğin, bulut teknolojisi, iş süreçlerini düzene sokma ve karbondan arındırma çabalarına öncülük ediyor. Her zamankinden daha fazla insan uzaktan çalışıyor, çevrimiçi alışveriş yapıyor, film akışı yapıyor ve cep telefonları ve dizüstü bilgisayarlar aracılığıyla bankacılık işlemlerini gerçekleştiriyor, bu davranışları destekleyen bulut teknolojisi tasarım, oluşturma ve çalıştırmada daha sürdürülebilir uygulamalara doğru ilerlemeye devam ediyor.
IDC’ye göre, bulut bilişim 2024 yılına kadar bir milyar metrik ton CO2 emisyonunu önleyebilir. Daha da önemlisi, bu geçişler aynı zamanda diğer işletmelerin kendi sürdürülebilir girişimlerine öncülük etmeleri için yeni fırsatların kilidini açabilir.
Science dergisinde yayınlanan bir makaleye göre ise, bulut veri merkezlerinde yapılan bilgi işlem miktarı 2010 ile 2018 arasında yaklaşık yüzde 550 arttı.
Buluta geçiş yalnızca daha iyi çevresel sonuçlara değil, aynı zamanda daha iyi işlere de yol açar. Capgemini tarafından yakın zamanda yayınlanan bir rapor, tüketicilerin önemli bir çoğunluğunun (%79) satın alma alışkanlıklarını sürdürülebilirliğe dayalı olarak değiştirdiğini ortaya koydu. Bu tür satın alma davranışı değişikliklerinin işletmeler için de geçerli olduğuna şüphe yoktur.
Dünya Günü’nün uluslararası doğasının gösterdiği gibi, daha sürdürülebilir bir gelecek elde etme mücadelesi, bireyleri veya belirli grupları aşar. Bu amaç doğrultusunda, bulut sağlayıcılarının sürekli olarak temiz enerji kullanımlarını ve sürdürülebilir uygulamaları geliştirmeye çalıştıklarını bilerek, işletmeler kendi yeşil girişimlerini geliştirmeye odaklanabilirler.
Özünde inovasyon ve işbirliği ile teknoloji içindeki sürdürülebilirlik dürtüsü hiç bitmiyor olsa da, public cloud, işletmelere önemli çevresel hedefler belirlemek, yönlendirmek ve bunlara ulaşmak için güçlü bir platform sağlar.
Araştırmalar, NetSuite bulut bilişim platformunun yılda 423.000 metrik ton karbondioksit eşdeğeri tasarruf sağladığını gösteriyor
NetSuite Cloud, Şirket İçi Donanım İhtiyacını Ortadan Kaldırıyor, Geleneksel Şirket İçi ERP ve CRM Yazılım Uygulamalarına Yeşil Bir Alternatif Sunuyor
NetSuite müşterileri CRM, ERP ve E-ticaret sürdürülebilirliği ve verimliliğinden yararlanır ve aynı şekilde platformu kağıt, enerji kullanımı ve seyahat azaltma gibi yeşil girişimlerin önemli bir bileşeni haline getirir.
NetSuite’in geleneksel şirket içi (on-premise) ERP ve CRM yazılım çözümlerine karşı enerji tasarrufu sağlayan yeşil alternatifi, iş yazılım sistemlerine çevre dostu bir yaklaşım sunarak, daha az toplam enerji kullanımına, daha az emisyona ve şirketlerin teknolojiyi nasıl yönettiği konusunda daha akıllı düşünmelerine katkıda bulunur.