Çok az sektör, son birkaç yılda otomotiv endüstrisinde ortaya çıkan kargaşa ile karşı karşıya kalmıştır. Dünyanın hemen hemen her yerinde, ekonomik koşullara bağlı olarak otomotiv firmaları ciddi darbeler alıyor.
otomotiv

Her ne kadar sektör bir toparlanma gösterse de, otomotiv tedarik zincirinin her adımında bazı trendler dönüştürücü bir etki oluşturuyor:

Daha modern tedarik zincirleri.

Ekonomik koşullar gelişiyor olsa dahi, otomotiv firmaları, maliyetleri düşük tutmak ve baştan sona etkinlik sağlamak için tedarik zincirlerinin daha entegre bir hale gelmesi gerektiğini biliyorlar. Üreticiler ve tedarikçiler arasındaki iletişim daha entegre olmalı, özellikle daha karmaşık olan montaja hazır parçaların geliştirilmesi sürecinde.

Elektrikli araçların yükselişi.

A.B.D. ve Avrupa gibi pazarlardaki emisyon standartları, otomotiv üreticilerini çevre dostu araçlar yapmaya zorluyor. Buna ek olarak, Google ve Tesla sayesinde de –en azından bazı amaçlar için- kendi kendine gidebilen araçlar gün geçtikçe daha gerçek hale geliyor. Doğal olarak, fosil yakıt kullanan veya sürücü tarafından yönetilen araçlardan çok farklı olan bu araçlar, üreticilerin tasarımlarını ve üretim süreçlerini güncelleyerek bu yeni teknolojilere ayak uydurmaları zorunluluğunu getiriyor.

Nesnelerin internetinin (Internet of Things – IoT) bir parçası olarak otomobil.

IoT kelimesi bir internet ağına tekabül ediyor – çevrimiçi olan fiziksel objelerin, kullanıcı ile, üretici ile ve hatta diğer nesneler ile bağlantı kurması. Örneğin, pek çok yeni model araç Wi-Fi ile birlikte geliyor ve interneti kullanarak henüz daha sürücüsünün haberi olmadan üretici firmaya ne zaman servise gitmesi gerektiği ile ilgi bilgi aktarıyor. Bu tarz bir bağlantı, üretici firmalara satış sonrası servisler konusunda yeni ve teknolojik bir kapı açarak, yeni bir gelir kalemi ekliyor.

Endüstri 4.0.

Endüstri 4.0’ın kalbi olan akıllı fabrikalar, otomotiv sektörü değer zincirinde bir devrim gerçekleştiriyor. Bilgi teknolojisi sistemleri üretim süreçlerinin tüm adımlarına bağlanarak, organizasyonel siloları yıkmaya başlıyor. Buna ek olarak, bitmiş ürün, üretim süreci ve üretim otomasyon süreci tek bir entegre süreç içerisinde görülebilirken, üretici ve tedarikçi arasında da oldukça yakın bir iletişim sağlanabiliyor. Üretilen malzemeye uygun olarak kendini ayarlayan makineler de, Endüstri 4.0 hayatın içerisine daha çok girdikçe oldukça önemli bir rol oynayacaklardır.

Tabii ki, sektör içerisinde henüz bu kadar etki göstermemiş daha pek çok trend ve gelişme bulunuyor. Rekabet gücünü korumak isteyen otomotiv firmaları da, operasyonlarını şekillendiren bu dahili ve harici değişikliklere ayak uydurabilecek bir ERP sistemine sahip olduklarından emin olmalılar.

ERP sistemleri nerede devreye giriyor?

Otomotiv sektöründe görülen bu değişikliklerin çoğu, satış sonrası süreçler de dahil, değer zincirini daha entegre etmek için yapılıyor. Üretici, ister elektronik bileşenler için bir tedarikçi arasın, isterse satış sonrasında müşteri hizmetini daha iyi yönetmenin yollarını arasın; bir ERP sistemi üreticiye, maliyetler ve süreçler ile alakalı baştan sona izlenebilirlik sağlayan oldukça önemli bir yapı sunar. Yenilikçi bir ERP çözümü yatırımının, otomotiv firmaları için neden önemli olduğu ile ilgili birkaç ana başlık:

Güçlü lot takibi.

Elektronik ve iletişim bileşenleri, her aracın değişmez parçası olduğundan, kalite ve güvenilirlik başlıkları gün geçtikçe önem kazanıyor. Otomotiv üreticileri, her bir parçanın nereden geldiğini, nasıl bir üretim sürecinden geçtiğini, süreçte kimlerin görev aldığını ve son olarak ürünü kimin satın aldığını tam olarak bilmek zorundalar. Yanlış yönetilen bir araç geri çağırma süreci, otomotiv üreticileri için finansal olarak yıkıcı olabilir, bundan dolayı değer zinciri içerisinde böyle bir izlenebilirliğe sahip olmak oldukça önemlidir.

Web-tabanlı tedarikçi portalları.

Bu portallar, tedarikçi ve üretici firmanın iletişim kurabildiği ve gerçek zamanlı olarak siparişleri takip edebildiği merkezi bir arayüz sunar. Örneğin, üretici firma tedarikçisine ileri tarihli bir siparişi hakkında bilgi ileterek şimdiden hazırlıklarını yapmasına imkan sağlar.

Güçlü finansal fonksiyonlar.

Tedarik zincirini entegre etmek, süreçlerin tamamının modern hale geldiği anlamına gelmez. Ekonomik durgunluk sonrası sağ kalan otomotiv firmaları, üretim sürecinin her adımında maliyetleri izleyebilmenin oldukça önemli olduğunun bilincindeler. İyi bir ERP yazılımı, satın alma siparişleri, faturalar ve satış rakamlarından gelen verileri kullanarak, otomatik olarak maliyetlerin izlenmesine imkan sağlayan finansal yapılar sunar.

Entegre müşteri ilişkileri yönetimi modülü. Araçlarda IoT’ye verilen önemin artması ile, kısa zaman içerisinde araç performans verilerinin doğrudan üretici firmanın ERP yazılımına aktarılacağı yapılar oluşacaktır. Eğer belirli bir aracın servis süresi yaklaşıyorsa, ilgili bilgi CRM sistemine aktarılarak, üretici firma haberdar edilebilir ve böylece müşteri ile iletişim ve gerekli kaynakların tedariği süreci başlatılabilir.

Değişimlere ayak uydurabilme esnekliği.

Bir ERP yazılımının kalitesini ortaya koyan en önemli başlık, yüksek güncelleme bütçelerine çıkmadan ve belirgin durmalar yaşamadan değişen çevreye ayak uydurabilmesidir. Ufukta gözüken yeni üretim ekipman ve metotları ile ürünlerin sürekli değişim hali, otomotiv tedarikçilerinin ve üreticilerinin, operasyonlarının ve sistemlerinin esnek olduğundan emin olmalarını gerektirmektedir.

Sponsored Content
otomotiv

29 ülkede, 65 iş ortağı ve 1.000’den fazla danışmanı ile 3.500′den fazla Küçük ve Orta Ölçekli (KOBİ) müşterisine 35 yıldır hizmet sunan abas, ürünü olan abas ERP ile müşterilerine standart ERP modüllerinin yanı sıra CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi), Mobil Çözümler, Business Apps, BI (İş Zekası), APS (İleri Planlama Çizelgeleme), DMS (Doküman Yönetim Sistemi), Proje Yönetimi, Konfigüratör, e-Fatura, e-Defter ve Webshop çözümlerini de sunmaktadır.

Shares: